Kapitalizm Nedir?
İngiltere’deki sanayi devrimi sonrasında dünyaya yayılan merkezinde ekonomi olan düzendir. Günümüz çağında dünyanın çok büyük bir kısmı kapitalizm ile yönetilmektedir. Kapitalizm emek-sermaye çelişkisi üzerinde şekillenen bir sistemdir. Daha önceki sistemlere göre (İlkel komünal, feodalite vs.) sınıf kavramını ön plana çıkarmış ve sınıfları sadeleştirmiştir. Kapitalizmin merkezinde iki sınıf bulunur proletarya (işçi sınıfı) ve burjuva sınıfı (patron sınıfı). Patron sınıfı toplumda üretim araçlarına sahip olan kesimdir. Sermayedarların sahip olduğu üretim araçlarında işçilerini çalıştırırlar ve işçiler emeğinin karşılığında belirli bir ücret alırlar. Ancak kapitalizm nedir? sorusunun cevabı birkaç başlık altında incelenebilir.
Emek Sermaye Çelişkisi
Kapitalist sistemin ayakta durmasını sağlayan temel çelişkidir. Bir işçinin ürettiği metayı kendi için değil patronun kârı için üretmesidir. Örneğin bir işçi günde yüz tane sandalye üretir ancak bu ürettiği yüz sandalyenin beş tanesi onun günlük parasıdır kalan doksan beş tane sandalye patronun kârı olur. Bir fabrika da onlarca veya yüzlerce işçi çalıştığı düşünülürse bu kâr inanılmaz boyutlara çıkar. Sistemdeki çelişki tam bu noktada doğar. Metayı üreten işçi sınıfıdır ancak asıl kazanç patron sınıfına aittir. Dünya genelinde azınlık olan burjuva sınıfı olmasına rağmen çoğunluk olan işçi sınıfından daha çok kazanmaktadır. Yıllık kazanç bir pasta olarak düşünülsün ve bu pasta on eşit parçaya bölünsün sekiz dilimini dünya genelinin yüzde yirmisi alırken kalan iki dilimi yüzde seksen paylaşmak zorunda kalıyor. İşte kapitalizmi ayakta tutan emek sermaye çelişkisi budur.
Kapitalist Sistemde Kar
Kâr kapitalizmin olmazsa olmazıdır. Bir patron kazancını ne kadar arttırabilirse o kadar çok büyür ve rekabete dayalı bu sistemde ayakta kalır. Kâr etmenin iki temel yöntemi vardır. Birincisi var olan kazancı yeni bir atılımla arttırmak (yeni pazarlara girmek veya var olan ürünleri güncellemek). İkincisi ise mevcut gideri düşürmektir. Ancak bu gider düşürülmesi işçi sınıfı için pek zararlıdır. Çünkü kısılabilecek en gerçek gider işçilerin maaşıdır. Ham maddenin ve makinelerin giderleri sabittir. Sabit olmayan tek şey proletaryanın kazancıdır. Bu yüzden maaşlarda indirim istenir veya işten çıkarmalar yaşanır. Aksi taktirde kâr giderek düşer ve iş yeri iflas eder.
Rekabet
Kapitalizmin ayaklarından birisi de rekabettir. Rekabet kapitalist sistemi diri tutar ve daha çok kâr yapması için şirketleri yarışa sokar. Kapitalizmin altın kuralı olan büyük balık küçük balığı yer kuralı rekabetin ufak bir özeti niteliğindedir. Firmalar kendi kârlarını yükseltmeye çalışırken de bir yandan da doğal olarak başka firmaların kârlarını düşürür. Basitçe örneklemek gerekirse senelik belirli miktarlarda bir ürün satılıyor diyelim. A firması satışların yüzde kırkına B firması ise yüzde altmışına sahip olsun. Eğer bir sene sonunda A firması satışlarını bir şekilde arttırdıysa B firmasının kârı düşmüş demektir hem doğrudan hem de dolaylı yoldan oluşan rekabetin doğal bir sonucudur bu durum.